Ana Kara Yunanistan
Ana kara Yunanistan’ın güzelliklerine bir kaçamak!
Yunanistan, tüm yıl boyunca çok sevilen bir tatil destinasyonudur. Her ne kadar, özellikle eşsiz çok adalı güzelliğiyle popüler
ise de ana kara Yunanistan da her mevsim, henüz çok az kişinin keşfetmiş olduğu hazineler gizlemektedir. Ülkenin iç bölgesinin
her köşesi, geleneksel, misafirperver, mest edici, serüven dolu niteliği, özel coğrafi yapısı ve beklenmedik manzara dönüşümleri
ile doğanın, aksiyonun hemen yanı başında benzersiz tecrübeler, tarihle ve kültürle temas, yerel mutfaklarla tanışıklık, başka
bir deyişle özgün bir tatil sunmaktadır.
Ana kara Yunanistan’ın gizli ve katıksız cazibesi keşfedilmeyi beklemekte…
Efsanevi Peloponnes Yarımadası (Mora)
Yolculuğunuza efsanenin tarihle buluştuğu Peloponnes Yarımadası’ndan başlayın. Tarihin her çağından anıtlar, Antik Olympia,
Epidavros, Miken, Tiryns, Apollon Epikourios Tapınağı gibi çok önemli arkeolojik alanlar, çok sayıda Bizans Kilisesi,
eşsiz güzellikteki köyler ve resimsi şehirler, doğanın vahşi güzelliği içinde kaleiçi ve kaleler, dağlar, ırmaklar
, mağaralar ve ormanlar, muhteşem sahiller, tatillerinde aksiyon, gezi, sportif aktiviteler ve kültürel potansiyel
arayan sizler için ideal bir bileşim oluşturmaktadır.

Meşhur Makedonya
Meşhur Makedonya’yı ziyaret edin ve Doğu’nun Batı ile buluştuğu nefes kesen güzellikteki manzaraları keşfedin. Dağcılık,
aynı zamanda kış aylarında kayak veya snowboard yapmak için, görkemli duruşu ve her daim karla kaplı zirvesiyle
Yunanistan’ın en ünlü ve en yüksek dağı Olimpos’a, aynı derecede görkemli Pangaion Dağı’na, Vora (Kaymakçalan)
ve Falakro Dağı’na (Bozdağ) tırmanın. Yunanistan’ın bu bölümünün her yerinde ırmaklar, göller ve kilometrelerce uzunluktaki
sahil şeridi bir arada yer almaktadır.

Anıtlarında, mimarisinde ve … tatlarında silinmez izler bırakmış, yirmi üç asra uzanan tarihi ile, zaman içerisindeki
büyüleyici yolculuğunu anlatmaya “hazır” Kuzey’in Hanımefendi’si Selanik’i ziyaret edin. Modern elementler, tarihle,
farklı dinler ve kültürlerle uyum içerisinde harmanlanmakta ve bu durum arkeolojik alanlarda, kiliselerde ve ilgi çekici
alanlarda kendini yansıtmaktadır. Ufukta yükselen On iki Tanrı Dağı’na nazır, amfiteatr şeklinde inşa edilmiş olan Selanik
günün tüm saatlerinde hayat doludur. Geceleri ise sunduğu eğlence imkânları ile bambaşka bir renge bürünür.

Otantik Epir
Muhteşem dağ manzaralarını ve cezbedici deniz kenarı konumlarını harmanlayan, Pindos sıradağları ile İyon Denizi arasında
yer alan Epir bölgesini tanımak için Yunanistan’ın kuzeybatı kısmına seyahat edin. Ayak basılmamış dev ormanları ile
Pindos bakir dağ kitleleri, masalsı Drakolimnes ve dağların engebeli yamaçları, muhteşem güzellikteki manzaralar eşliğinde
çeşitli etkinlikler (dağcılık, tırmanma, kayak, yürüyüş vb.) için elverişlidir. Epir’in nehirleri ise kano, rafting vb.
birçok spor aktivitesi için ideal alanlardır. Kano sporu için en etkileyici ve zorluk derecesi yüksek ırmaklardan bir
tanesi olan Arachtos ve etkileyici Vikos kanyonunu boydan boya geçen Voidomatis ile tanışın.

Üstelik bu eşsiz doğa, benzersiz arkeolojik alanlar, muhteşem kaleler, antik tiyatrolar, manastırlar, kiliseler ve
geleneksel köyler ile uyum içerisinde varlığını sürdürmektedir. Timfi, Pindos ve Mitskeli dağlık arazisinin geniş
alanında amfiteatr şeklinde kurulmuş olan 48 köyden oluşan muhteşem güzellikteki ünlü Zagorochoria’yı mutlaka ziyaret edin.
Yakın mesafede, 1.700 tür flora ve 182 tür faunaya ev sahipliği yapan, dünyanın en derin ikinci kanyonu Vikos’u
bulabilirsiniz. Epir’in tarihi taş kemer köprülerini, efsaneler ile yerel geleneklerin silinmez izlerini taşıyan bu mimari
başyapıtları görün. Tanınmış kehanet merkezi ve antik dönemin en büyüğü olan meşhur tiyatrosu ile Dodoni’yi ziyaret edin.
Börek ve tadına doyulmaz peynirlerinin özellikle öne çıktığı, muhteşem Epir lezzetlerini tatmayı ihmal etmeyin.

Geleneksel Tesalya
Yunanistan’ın merkezinde, Tesalya’yı ziyaret etmeniz için sayısız neden vardır: dağları (efsanevi Olimpos ve baştan
çıkaran Pelion), ırmakları (Pinios ve kolları), büyüleyici Plastiras gölü, Tempe vadisi, benzersiz Meteora, Larisa
ve Magnesia’da yer alan adeta cennetten kopmuş sahilleri. Sayısız arkeolojik alanlar, Bizans manastır ve kiliseleri,
geleneksel yerleşim birimleri ve kayak merkezleri nefes kesen Tesalya doğa manzarasını tamamlamaktadır.

Yıl boyunca güzel Pelion köyleri, tıpkı uyumayan nöbetçiler gibi Volos şehrinin üzerinde ayakta durmaktadır.
Pastoral arka planında, güneş ışığında parıldayan zeytinlikler, gür ormanlar ve yemyeşil bostanlar yer alan
bu taş evli 24 köy, dağın gerçek elmaslarını oluşturmaktadır.
Pelion dağlık arazisinin büyüleyici atmosferinin tadını çıkarmanızın ve iyi gizlenmiş hazinelerini keşfetmenizin
en iyi yolu yürümektir. Geniş bir yürüyüş yolu ağı, çoğu kişi için gizli ve bilinmeyen, muhteşem güzellikteki güzergâhları
keşfetme sevincini sunmaktadır. Milies ile Lechonia’yı birbirine bağlayan, Pelion’un geleneksel treni, efsanevi
“Moutzouri”’ye binin. Bu, dağın ve diğer bazı geleneksel köylerin bir bölümünü görmek için mükemmel bir yoldur.
Bölge tarihinin göz önüne serildiği muhteşem müzeleriyle ve sundukları sayısız eğlence olanakları sayesinde her
yıl binlerce ziyaretçiyi cezbeden rüya gibi sahilleriyle, Argonotlar’ın ve tsipouro mekânlarının şehri Volos’u
ziyaret edin. Batı yönünde birkaç kilometre ileride, Sesklo (tarihi M.Ö. 6.000 yıllarına uzanan en eski Avrupa yerleşimi)
arkeolojik alanı ve Yunanistan’ın en tanınmış prehistorik ve genç Neolitik dönemin en önemli yerleşim birimi Dimini
yer almaktadır.

Büyüleyici Trakya
Ülkenin doğası kutsanmış, en çekici ve en ilginç köşelerinden biri olan bu bölgeyi, Orfeas’ın topraklarını, büyüleyici
Trakya’yı ziyaret edin. Rodopi sıradağları, Evros (Meriç), Nestos ve Ardas nehirleri, Vistonida ve İsmarida gölleri,
Dadia ve Evros Deltası’ndaki uluslararası üne sahip habitatları, verimli ovaları, gür ormanları ve uçsuz bucaksız sahilleri,
büyüleyici bir bütün oluşturmaktadır. Ünlü arkeolojik alanlar, Bizans, Orta Çağ ve Osmanlı dönemleri anıtlarının yanı
sıra Hıristiyanlık ve Müslümanlık geleneğinin bir arada uyumlu varoluşunun sunduğu zengin kültürel miras referans noktalarını
oluşturmaktadır.

Tarihi Rumeli
Delfi’yi, yeryüzünün göbek deliğini, yakından görebilmek ve Tanrı Apollon’un kahinlerine kehanetleri sorabilmek
için ana kara Yunanistan’a Rumeli’ye kadar inin. Resimsi sahil şehirleri Galaksidi ve İtea’nın haricinde büyük
bir tarihi önem taşıyan Nafpaktos’u yakından tanıyın. Yunanistan en büyük sulak alan kompleksi olan Messolonghi-Aitolikos
lagününü ziyaret edin ve bölgenin coğrafi işaretli ürünü, güzide bir lezzet ve ince bir aromaya sahip,
tanınmış Messolonghi balık yumurtasını mutlaka tadın. Adrenalininizi çok yükseklere çıkaracak heyecan arayışındaysanız,
yıl boyunca birçok faaliyet için ideal bir destinasyon olan Karpenisi’ye uğramayı ihmal etmeyin. Zaman kaybetmeyin.
Yunan doğasının kalbine yapacağınız yolculukta etkileyici şelaleleriyle kanyonlar, gür ormanlar ve coşkulu nehir
suları sizleri bekliyor!

Şayet kayak veya snowboard seviyorsanız, Parnassos’u ve yakın bölgede yer alan, Yunanistan’ın en kozmopolit
kışlık turizm destinasyonu resimsi köy Arachova’yı ziyaret edin. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan
Aziz Lukas Manastırı’nı, Orchomeno’da bulunan antik tiyatro ve Skripous Meryem Ana Bizans kilisesini ve tarihi
şehirler Thebes (Tebai), Plataea ve Chaeronea (Heronea)’yı ziyaret etmeyi ihmal etmeyin.

Attika Toprakları
Gezintimiz, 6.000 yıllık tarihe bir yolculukla, Attika topraklarında son buluyor.
Başkentten yakın mesafede, günübirlik geziler için uygun, önemli arkeolojik alanlar, Attika havzasında dağınık bir
şekilde yer alan Bizans anıtları, antik çağ ve Ortaçağ’dan muhteşem anıtlar ve sanat şaheserlerinin yanı sıra modern
zamanların mimari mirasını yansıtan eserleri keşfedin.

Atina’nın sembolü, Akropol kutsal kayası, hayranlık uyandıran antik uygarlık ile modern medeniyet arasında bağlantı noktasıdır.
Kutsal Kaya’da bugün yer alan anıtlar, prehistorik dönemden tarih öncesi döneme kadar tarihlenmektedir.
Görkem ve güzelliğine “kulak kabartmak” için, bu kutsal kayayı ve özellikle dünya çapında mimari şaheser Parthenon’u,
tavaf etmeyi istemeyecek Yunan veya yabancı ziyaretçi yoktur. Ayrıca, Sounion’da Poseidon Tapınağı’nı, Vravrona’daki Artemis
Tapınağı’nı, Amfiareio’daki (Oropos) arkeolojik siteyi ve Thorikos’taki antik tiyatroyu da ziyaret etmenizi öneriyoruz.

Atina, yılın her mevsimi, gizli köşelerini ve tarihi mahallelerini tanımanız için sizleri davet eden, Avrupa’nın kuşkusuz
en büyüleyici ve en çekici başkentlerinden biridir. Yunanistan’ın en büyük limanı ve Akdeniz’in en büyük limanlarından
biri olan Pire’yi keşfetmek için zamanınızın bir kısmını mutlaka ayırın. Kastelas tepesine kadar yürüyüp şehrin panoramik
manzarasının ve denizin mavisinin tadını çıkarın. Arkeoloji ve Deniz Müzeleri’ni ve şehrin merkezinde yer alan neoklasik
Pire Belediye Tiyatrosu’nu ziyaret edin. Şehrin çarşısının yer aldığı bölgeye bir gezinti, olmazsa olmazlardandır. 20.
yüzyılın başlarında, o dönemin büyük Avrupa tren istasyonları tarzında inşa edilmiş olan Pire metro durağı görülmeye değerdir.
İnanılmaz güzellikteki kemerli kubbesine ve duvarlarında yer alan Atina Güzel Sanatlar Okulu öğrencileri tarafından yapılmış
tablolara hayran kalacaksınız.